Füsun Onur - Vikipedi

Füsun Onur
Doğum12 Şubat 1938 (86 yaşında)
İstanbul, Türkiye
UyrukTürk
AlanıHeykel
Sanat eğitimiİstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi

Füsun Onur, (d. 1938, İstanbul)[1] Türk heykeltıraş.

Çağdaş sanatın Türkiye’deki öncülerindendir. Mekâna yönelik düzenlemeler yapan ilk sanatçılardandır.[2] Yerleştirmelerinde hazır gündelik nesneleri kullanır. Dokuma ve tekstil geleneksel ve eve dair nesneleri ve formları eserlerine taşımıştır.

1938 yılında doğdu. İstanbul’un Kuzguncuk semtinde, kırmızı aşı boyası nedeniyle Kırmızı Köşk olarak bilinen, ailesine ait yalıda büyüdü.[3][4] Üsküdar Amerikan Kız Koleji’nde öğrenim gördü.[5] 1956 yılında heykel öğrencisi olarak İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'ne girdi,[6] Ali Hadi Bara’nın öğrencisi oldu. İlk soyut heykelini Akademi bitirme yarışmasına yaptı.

Akademiden mezun olduktan sonra 1962'de Fulbright bursu kazanarak ABD'ye gitti.[6] Maryland College of Art Üniversitesi'nde önce yaz okulunun Heykel programına katıldı; daha sonra aynı okulda "Sanat Objesinin Olası Bir Dünyada Olası Kendisi, Var Olmanın Bir Olanağı Olarak Kendi Yararına Kamuya Sunulması" başlıklı teziyle lisansüstü eğitimini tamamladı.[7] Bu yıllarda hocası Peter Milton'dan destek alarak sanat arayışlarına yöneldi.[5]

1970 yılında Türkiye’ye döndü ve kendi ifadesiyle "tipik Türk heykeli" yapmak yerine bağımsız çalışmayı tercih etti. İlk kişisel sergisini 1970 yılında İstanbul'daki Taksim Sanat Galerisi’nde açtı. İlk sergisinden sonra 7. Paris Genç Sanatçılar Bienali (1971), İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin 1974-1977 arasında düzenlediği Açık Hava Sergileri ve Belçika'nın Antwerp kentindeki 13. Middelheim Bienali (1975) sergilere katıldı.[8]

1973 yılında Cumhuriyet’in 50. Yılı Kutlamaları çerçevesinde İstanbul'a yerleştirilen Cumhuriyetin 50. Yılı Heykelleri arasında Füsun Onur'un "Soyut Kompozisyon" adlı alüminyum heykeli de yer aldı.[not 1] Cumhuriyetin 50. Yılı heykellerinden biri olan Gürdal Duyar'ın "Güzel İstanbul" adlı yapıtı o döneme yoğun tartışmalara neden olmuş; kimileri tarafından "müstehcen" bulunup saldırılara uğramıştı. Yaşananları protesto için Türk Heykeltraşlar Derneği tarafından 1974'te bir Nü sergisi açıldı. Onur, bu sergiye katılan 25 sanatçıdan biriydi. Sanatçının bu sergi için ürettiği "Nü" çalışması, gündelik yaşamdan hazır nesneleri kullandığı ve nesnelerle boşluk arasındaki ilişkiyi vurguladığı ilk eserdir.[5] Bu eserde kullandığı nü heykelcik, İstanbul’da dönemin dolmuşlarında cam önünde sallanan oyuncaklardan olan ve dolayısıyla şehirde gündelik hayatta sık görülen bir nesne idi.[10] Sanatçının, 1980'de ürettiği, deniz kenarında tahta bir çerçeveye asılmış, yamalı, büyük kumaş parçasından oluşan "Sabah Jimnastiği" adlı çalışması gündelik hazır nesnelerle çalıştığı eserlerden bir başkasıdır.

Türkiye’de çevre sorunlarıyla ilgilenen ilk sanatçılardan biri olan Füsun Onur, Türkiye Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin 1979 yılındaki sergisine "Bir Tohum Yeşeriyor "adlı işi ile katıldı. İçinden stilize bir bitkinin filizlendiği, toprakla doldurulmuş ve üstü açık, dikdörtgen bir cam kaptan oluşan bu eser karşısında izleyici, toprağın altındaki gerek bitkiye zarar verenlerin gerekse bitkinin koruyucu meleğinin yer aldığı oyukları gösterir.[11] Sanatçı, eseri dönemin başbakanı Bülent Ecevit'e hediye etmiştir.[12]

Zamanla mekanı birbirine uydurmaya çalışıyorum. Heykelleri parçalara ayırıyorum, çünkü zamanı resme ya da heykele uyduramazsınız, ancak müzikte bunu yapabilirsiniz. Bir heykele bakıp geçebilirsiniz, müziği dinlemek için zaman ayırmak zorundasınız(...)

Füsun Onur

Sanatçı, 1980lerden itibaren mekân kavramıyla farklı bir açıdan ilgilenmeye; mekanı işlerine taşımaya başladı. Bu anlayışı, "Resimde Üçüncü Boyut İçeri Gel" adlı işinde uç noktaya taşıdı.[5] Tahta, boyalı ip ve karışık malzemelerin kullanıldığı by çalışma 200 x 183 x 140 cm. ölçülerinde, içine girilebilecek boyutlarda idi. Eser, 1981’de İstanbul Sanat Bayramı kapsamında düzenlenen Yeni Eğilimler Sergisi’nde ödüle değer bulundu.[13]

Füsun Onur, yapıtlarını bölümlere ayırıp mekana dağıtarak resim ve heykeli "bakılıp geçilen biçimler" olmaktan çıkarmak, izleyicinin izleme, yorumlama ve düşünme süresini uzatmak için çalıştı. Bir müzik eseri besteler gibi kurguladığı yerleştirmelerini 1990’lardan itibaren müzik terminolojisinden seçtiği "kadans", "nota", "prelüd" terimlerle isimlendirdi.[14]

1987’den itibaren İstanbul Bienali’nin düzenlenmeye başlaması ve uluslararası bir sanatçı ve küratör grubunun sürekli İstanbul’a gidip gelmesiyle işleri görünürlük kazandı.[14] Avrupa, Japonya, Yeni Zelanda ve Moskova'da bienallere katıldı. Documenta’nın 2012 edisyonuna davet edildi.

Türkiye'de de güncel sanat merkezli sanat kurumlarının 2000’lerde peş peşe açılması ile Füsun Onur'un çalışmaları sıklıkla sergilerde, yayınlarda yer aldı.[10] Onur'un, Türkiye’deki en kapsamlı sergisi, 2014’te Arter’de Emre Baykal küratörlüğünde gerçekleşen "Füsun Onur: Aynadan İçeri" başlıklı sergidir.[14] Bu sergide Emre Baykal’la bir sene boyunca sürdürdüğü çalışma sonucunda seçilen kırkın üzerinde yapıtı kendisinin gözetiminde yeniden üretildi ve gerçekleştirilmemiş projeler olarak kalmış bazı fikirleri hayata geçirildi. Aynalı Labirent ve Pembe Bot adlı çalışmalarının da bulunduğu sekiz eser böylece meydana geldi.[10]

Sanatçı, 2022 Venedik Bienali’nin 59. Uluslararası Sanat Sergisi'nde Türkiye pavyonu için "Evvel zaman içinde…" adlı sergiyi hazırladı. Bu sergide eğip büktüğü metal tellerle yaptığı figürlerle, bir grup fareyle kedinin, dünyanın geleceğini tehdit eden insan odaklı yönetim anlayışına karşı birlikte mücadele etmesini anlattı.[8]

  • 1981 Yeni Eğilimler Sergisi'nde İkincilik Ödülü, "Resimde Üçüncü Boyut İçeri Gel" adlı yerleştirmesiyle
  • 2004 Uluslararası Eleştirmenler Derneği, Türkiye'nin 50. yılı kapsamında Onur Sanatçısı Ödülü

Hakkındaki yayınlar

[değiştir | kaynağı değiştir]
  • Margrit Brehm, Füsun Onur – Dikkatli Gözler İçin, 2007, 978-975-08-1245-3
  • Bige Örer ile Nilüfer Şaşmazer, Füsun Onur: Evvel Zaman İçinde, 2022, 978-605-5275-88-4
  1. ^ 1985’te yerinden kaldırılan eser kaybolmuştur.[9]
  1. ^ "Füsun Onur kimdir". 8 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2016. 
  2. ^ "Füsun Onur". istanbulkadinmuzesi.org. 13 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2016. 
  3. ^ "Füsun Onur ve Ablası İlhan Onur, Hayri Onur..." www.mimarizm.com. 13 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  4. ^ Abiyeva, Nergis; Özpinar, Ceren (10 Aralık 2023). "Inside The Red Mansion: Füsun Onur's world of objects, care relations, and art". Image & Text (37): 1-24. doi:10.17159/2617-3255/2023/n37a19. ISSN 1021-1497. 28 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  5. ^ a b c d Yıldırım, Nadide Nurdan (Mayıs 2018). "1980-1990 Yılları Arası Türk Plastik Sanatlarında Feminizm Yansımalarının Dört Kadın Sanatçı Üzerinden İncelenmesi: Nur Koçak, Gülsün Karamustafa, Nil Yalter, Füsun Onur". 
  6. ^ a b Yılmaz, Ayşe Nahide. "Türk Heykelinde Bir Öncü Sanatçı: Füsun Onur" (PDF). 29 Mart 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2016. 
  7. ^ Erciyes, Cem (5 Eylül 2020). "Bige Örer: Füsun Onur, Türkiye sanatı için bir ilham kaynağı". Gazete Duvar. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  8. ^ a b "Venedik Bienali Türkiye Pavyonu bu yıl sanatçı Füsun Onur'u ağırlıyor". bienal.iksv.org. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  9. ^ Perdisa, Birgül Göker (9 Aralık 2023). "Kayıp Heykeller Ülkesi". artdogistanbul.com. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  10. ^ a b c Evren, Süreyya (18 Ekim 2023). "Üç Dönem Işığında Füsun Onur Minyatürleri". Manifold. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  11. ^ Oğuz, Damla (6 Haziran 2015). "1960-1980 Arası Değişen Doğa Algısı ve Sanatta Doğaya Yöneliş". Yedi (14): 67-76. doi:10.17484/yedi.88738. ISSN 1307-9840. 
  12. ^ "Satılmayan eserlerimi denize attım!". Sabah. Erişim tarihi: 17 Eylül 2024. 
  13. ^ Salur, Nilgun (31 Ocak 2016). ""NEW TRENDS" EXHIBITIONS" (PDF). Idil Journal of Art and Language. 5 (20). doi:10.7816/idil-05-20-12. 
  14. ^ a b c Gedik, Gizem. "Müziğin Formu, Formun Dili: Füsun Onur". Galataport Post Dergi.